İnsanın karşılaştığı her türlü sıkıntıyı, zorluğu, ihtiyacı giderebilecek olan da ancak O’dur.
Zeval bulunmayan ve baki olan, kulların muhtaç olduğu tek ve yegane merci, muradların, dileklerin verildiği merci, tüm sıkıntıların giderilmesi için başvurulan tek merci, yerde ve gökte bulunan tüm varlıkların muhtaç olduğu, fakat kendisinin hiçbir şeye muhtaç olmadığı anlamına gelmektedir.” De ki: O, Allah birdir. Allah sameddir.” (İhlas, 1-2 Ayet Meali)
Allah Teâlâ, her dileğin dileneceği makamdır. Yerde, gökte bütün dilek sâhipleri yüzlerini O’na döndürürler, el açarak O’na yalvarırlar. Buna lâyık olan yalnız O’dur.“Göklerde ve yerde bulunanlar, O’ndan isterler. O, her gün yeni bir iştedir.” (Rahmân, 29. Ayet Meali)
Her şey ve herkes kendisine muhtaç olan, kendisi hiç bir şeye ve hiçbir kimseye muhtaç olmayan. Başka bir anlamda, dertlerin, kederlerin, istek ve ihtiyaçların verlip giderildiği tek kapı, tek müracaat kapısıdır. Bütün canlıların, organlarından rızıklarına kadar, her türlü ihtiyaçlarını, Allah yerine getirmektedir. Allah, o ihtiyaçları dilerse doğrudan ihsan eder, dilerse bir başka mahlukunun eliyle gönderir. Her iki halde de hamd ve şükür ancak O’na yapılır ve yapılmalıdır. İnsanın karşılaştığı her türlü sıkıntıyı, zorluğu, ihtiyacı giderebilecek olan da ancak O’dur. Allah’ın “Bir” oluşu, O’nun hiçbir şeye ihtiyaç duymadığı, hiçbir şeyin de O’na ihtiyaç duymaksızın var olamayacağını düşündürmelidir. “Bir” olan “başkası”na muhtaç değildir; başkasına muhtaç olan ise “Bir” değildir. YA SAMED,Doğurmadın, doğrulmadın dengin yok benzerin de haşa. Herkes sana muhtaç her şey sana muhtaç. Sen muhtaç değilsin hiç kimseye ve hiçbir şeye asla. Ben sahip olduğuma da muhtacım sahip olmaya da Sen her şeyin sahibisin ama sahip olmaya bile muhtaç değilsin. Sana muhtaçlığım en büyük zenginliğimdir. Senden baskasina muhtaç eyleme beni. Senin dergâhında fakrim en güzel vesilemdir. Senden başkasına el açtırma beni.
Amin