Hor görme, hoş gör

 Hor görme, hoş gör

İnananları Hor görmek Kibirliliktir.

Allah katında üstünlük ölçüsü, ancak takvadır.

Hor Görmek ; Birine değersiz gözle bakmak, aşağılamak, burun kıvırmak, küçümsemek, hakir kabul etmek.

Kendi gibi aslı topraktan yaratılmış olan insanın kendisi gibi bir başka insanı hor ve hakir görmesi, küçümsemesi, kendi küçüklüğü ve yanılgısının eseridir.

İnananları hor görmek, neticede onların inandıkları İlahî gerçekleri küçük görmeye, önemsememeye götürmüş ve neticede şeytanî bir yanılgıya düşmelerine vesile olur.

Başkalarını hor ve hakir görmek, kendilerinde bir varlık vehmedip kibirlenmekten kaynaklanır. Ebedî mel’un şeytanın hatası da Allah’ın emri karşısında “Ben ondan daha üstünüm, beni ateşten onu topraktan yarattın”  diye kibirlenmek suretiyle dünyanın en büyük hatasını işlemişti.

İnsanoğlu günahkar olsa bile, yani çok günah işleyen biri olsa bile hor ve hakir görülmemeli, ona kötü nazarla bakılmamalı. Allah’ın rahmeti gazabını geçtiğine göre affeden, bağışlayan Rabb’imizin mağfiretinin büyüklüğü karşısında her şey küçüktür.

“Ey iman edenler, hiçbir topluluk bir başka toplulukla alay etmesin. Belki onlar kendilerinden daha hayırlıdır. Kadınlar da kadınlarla (alay etmesin). Belki o kadınlar kendilerinden daha hayırlıdır. Kendinizi ayıplamayın. Birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fasıklık ne kötü bir isimdir. Kimde tevbe etmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Hucurat Suresi, 11. Ayet Meali)

Bu hususta Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle ikaz eder:

“Saçı-sakalı birbirine karışmış, eski püskü elbiseler içinde, kimsenin îtibâr etmediği niceleri vardır ki, Allâh’a yemin etse, Allah onun yeminini boşa çıkarmaz.” (Tirmizî, Menâkıb, 54/3854)

“Size cennetlikleri bildireyim mi? Onlar hem zayıf oldukları hem de halk tarafından zayıf görüldükleri için kimsenin ehemmiyet vermediği, fakat «şöyle olacak» diye yemin etseler, isteklerini Allâh’ın gerçekleştireceği kimselerdir.

Size cehennemliklerin kimler olduğunu söyleyeyim mi? Katı kalpli, kaba, cimri ve kurularak yürüyen kibirli kimselerdir.” (Buhârî, Eymân 9, Tefsîr 68/1, Edeb 61; Müslim, Cennet 47)