Mekke döneminde inmiştir. 20 âyettir. Sûre, adını ilk âyetteki “el-Beled” kelimesinden almıştır. Beled, şehir, belde demektir
Bismillâhirrahmânirrahîm
- -2. -3. -4. Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık.
- (1-2-3-4)
- (1-2-3-4)
- (1-2-3-4)
- İnsanoğlu, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor?
- “Yığınla mal harcadım” diyor.
- Kendisini kimsenin görmediğini mi sanıyor?
- -9. -10. Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer yollarını) göstermedik mi?
- (8-9-10)
- (8-9-10)
- Fakat o, sarp yokuşa atılmadı.
- Sarp yokuşun ne olduğunu sen ne bileceksin?
- O tutsak bir boynu çözmek (köle azat etmek)tir.
- -15. -16. Yahut şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır.
- (14-15-16)
- (14-15-16)
- Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir.
- -19. Âyetlerimizi inkâr edenler ise; kötülüğe batmış kimselerdir.
- (18-19)
- Üzerlerinde etrafı sımsıkı kapatılmış bir ateş vardır.
Beled Suresi Türkçe Meali
Diyanet İşleri Başkanlığı
Kur’an-ı Kerim Meali 2011